özel okullarda öğretmen maaşları 2016
Tüm okullarda 6 bin 500 öğretmen görev yapıyor, geri kalan çalışanlar idari personelden oluşuyor. Okullarda toplam 82 bin öğrenci öğrenim görüyor. PAYLAŞ
Şöyle anlatayım, MEB’in 2016-2017 verilerine göre resmi ve özel kurumlarda görev yapan öğretmen sayısı 989 bin 231. Bu öğretmenlerin 868 bin 26’ u resmi okullarda ( yüzde 87,7), 120 bin 92´si ise özel okullarda (yüzde 12,3) görevli. Söz konusu öğretmenlerin yüzde 43,11´i erkek, yüzde 56,89´u da kadınlardan oluşuyor
Haberler MEB İnsan Kaynakları Genel Müdürü Aydoğdu: "Aday öğretmenler, aynı zamanda tüm özlük haklarına da 1 Mart itibarıyla kavuşmuş olacaklar" dedi
2015-2016 Eğitim-Öğretim Yılı Takviye Kurs Öğretmen Ücretleri Kaç Lira Olacak? 2015-2016 Eğitim-öğretim yılı,öğrencilerin yanı sıra lise mezunları için Türkiye genelinde halk eğitim merkezleri ve okullarda düzenlenecek ücretsiz takviye kursları 21 Eylül´den itibaren 2 Ekim'e kadar başvuruları alınacak 3 Ekim'de kurslar başlayacak.
ResmiGazete'nin bugünkü sayısında yayımlanan tebliğe göre, 2015--2017, 2017-2018 ve 2018-2019 eğitim öğretim yıllarında çıkarılan tebliğler çerçevesinde, eğitim ve öğretim desteği kapsamına alınıp öğretim kademesini tamamlamayan ve 2019-2020 yılında; ilkokul 2-3-4. sınıflar, 6, 7, 8. sınıflar ve 10, 11, 12. sınıflar ile 2018-2019 eğitim öğretim
Site De Rencontre Gratuite En Suisse. gerçek emekçiler ve bu hocaların emeğini çalan şerefsizler oldukça çok! beğenmiyorsan yerini dolduracak çok kişi var düşüncesi ile üç kuruşa çalıştırırlar. yaş ortalaması çok genç değil benim gördüğüm bir çok kolejde epey tecrübeli orta yaş ve üstü hocalar gün bir yazı okudum artık hazırlık ödeneği de alacaklarmis devlettekiler gibi. çok iyi okullarda yaşı büyük öğretmenler toplama oluyor. kaliteli oluyor. ama ikinci sınıf özel okulu öğretmenlerinin %90ı kpss kazanamamış olanlardır. isim yapmış okullarda kaliteli olanları mevcut. gerçi isim yapmış okulların bile şubeleri arasında farklılıklar mevcut. eğitim kalitesi açısından dağlar kadar fark var. özel okul öğretmenleri sömürülür. öyle okulun aldığı paraya da göre de tatmin edici bir maaşları yoktur. atanamayan grubun kendini bulduğu sektördür. atanınca kurumundan hemen kaçan öğretmendir. özel okul öğretmenlerinin çoğu kpss'yi kazanamamış olanlardır, doğrudur. ama kpss'yi kazanmak zeka göstergesi değildir. hemen hemen kendi yaşıtı zengin insanların çocuklarını belirli bir miktar karşılığında eğiten zümredir. asıl kötü olan eğittiği çocukların anne-babalarının aylık gelirinin yaklaşık onda birini alıp çocuklarının kahırlarını en az onlar çekmesidir. 15 senelik özel okul öğretmeni olarak, üzerine bir iki söz söyleyeceğim başlık...seneler önce atandığım halde gitmedim. özel sebeplerim vardı. sonra da sınava girmedim bir daha. özelde olmanın avantajlarına odaklandım ve seçimimin arkasında durarak şikayetçi olmamayı anda çalıştığım kurumda eğitimci kadrosunun yaş ortalaması 35... yani hem tecrübeli hem dinamik bir kadro. kpss dediğiniz ne ölçtüğü belirsiz sınava göre çok daha hedefe dönük bir seçim süreci ile öğretmen alımı gerçekleşiyor. merkezi bir sistemle ödevler, uygulanan envanterler, sınavlar gelir ve şubeler arasında organik bağ müthiştir. giriş sınavları da kurum içi standarttır ve bu sayede kalite farkı evet. veli profili ekonomik bazda bir hayli yüksek. velilerim benimle yaşıt ve benden oldukça varlıklı. ama hayatım boyunca yaşam standardımı kimseninkiyle kıyaslama aptallığına düşmedim. aptallık, çünkü bunu daha fazla kazanmamı sağlayacak enerjiye dönüştüremiyorsam bana mutsuzluktan başka şey ile genç özel okul öğretmenlerine tavsiye benden. karar verin ve o yolda net olun. devlette olmanın ve özelde olmanın avantaj ve dezavantajlarını düşünün. hangisinin mizacınıza daha uygun olduğuna karar verin ve enerjinizi o yola kanalize edin. orada bulunuşunuzu bir başarısızlık duygusuyla kodlamayın zihninize. neymiş, kpss kazanamamışmış. sanki çok matah bir şey. kpss denen aptal sınavı geçemediği için üç kuruşluk insanlarla uğraşan eğitimcidir. okul doğru ise işi sistem yapar. öğretmen bkz kuralı gereği o sistemdeki çarktır. ve dişlilerdeki çark asla beklenti dışı haraket edemez. sahipsizdir. bugün doğa koleji çalışanlarının başına gelenler çok yakın zamanda hepsinin başına gelecektir. hiç bir sahipleri okul sahiplerinin önüne atılmış çalışılması, sahip çıkılması gerekir ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri takip etmek için giriş yapmalısın.
Sözleşmeli öğretmenlere ödenecek maaşlar hakkında; Milli Eğitim Bakanlığı İnsan Kaynakları Genel Müdürlüğü, tarih ve 11073895 sayılı yazılarının 8. maddesinde; "Sözleşmeli öğretmenlere, bir örneği ekte gönderilen I sayılı Cetvellerde belirtilen sözleşme ücreti ödenecektir." açıklamasında bulunmuştur. İşte cetveldeki, hizmet sürelerine göre sözleşmeli öğretmen maaşları Peki sorun şimdi ne diyeceksiniz? Bilindiği üzere dershaneler ile öğrenci etüt eğitim merkezlerinde 14/3/2014 tarihi itibarıyla 6 yıl eğitim personeli olarak çalışmakta olanlardan sözleşmeli öğretmenliğe atananlar dilekçeler ile görevli oldukları kurumlara başvurarak 657 sayılı Kanunun "Tesis Edilen Sınıflar" başlıklı 36. maddesi "Ortak Hükümler" bölümü C fıkrası 5 .bendindeki; "5 - Özel okullarda öğretmenlik veya yöneticilik yaptıktan sonra Milli Eğitim Bakanlığı emrinde memuriyet kabul edenlerin özel okullarda geçen hizmet sürelerinin 2/3 ünün her yılı bir kademe ilerlemesine ve her üç yılı bir derece yükselmesine esas olacak şekilde değerlendirilir." hükümlerine göre daha önce dershanelerde 6 yıl hizmet süresi olduğundan maaşlarının 5 yıldan 10 yıla kadar olanlar sütunundaki miktar kadar ödenmesini taleplere cevaben; "Dershaneler ile öğrenci etüt eğitim merkezleri özel okul statüsünde olmadığından talebiniz değerlendirilmeye alınmamıştır." Cevapları verilmekte yada Amasya İl Milli Eğitim Müdürlüğü örneğinde olduğu gibi "Resmi eğitim kurumlarında 657 sayılı kanunun 4. maddesi B fıkrası kapsamında sözleşmeli hizmet süreleriniz olması halinde bu süreler sözleşme süresi içinde değerlendirilecektir." şeklinde cevap verilmiştir. Zaten 657 sayılı kanunun 4. maddesi B fıkrası kapsamında sözleşmeli hizmet süreleri sözleşme süresi içinde değerlendirilmek zorundadır. Bu cevaplar tamamen yanlış cevaptır. Çünkü; 1- 8/2/2007 tarihli ve 5580 sayılı Özel Öğretim Kurumları Kanunu kapsamında faaliyet gösteren dershaneler ile öğrenci etüt eğitim merkezlerinde 14/3/2014 tarihi itibarıyla eğitim personeli olarak çalışmakta iken sözleşmeli öğretmenliğe atananların geçmişteki bu hizmet sürelerinin 2/3 ünün sözleşmelilik maaşı hesabında değerlendirilmesi gerekmektedir. 2- Ayrıca 1/12/2006 tarihli ve 2006/11350 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile yürürlüğe konulan Milli Eğitim Bakanlığı Yönetici ve Öğretmenlerinin Ders ve Ek Ders Saatlerine İlişkin Kararın 9. maddesi kapsamında 2017-2018 eğitim ve öğretim yılında ek ders ücreti karşılığında görev yapmış ve bu görevlerinden dolayı en az 540 gün sigorta primi ödemiş olanların sözleşmeli öğretmen olarak atanmasında sonra ödenen sigorta primi sürelerinin tamamının sözleşmelilik maaşı hesabında değerlendirilmesi ki; 657 sayılı Kanunun "Tesis Edilen Sınıflar" başlıklı 36. maddesi "Ortak Hükümler" bölümü C fıkrası 5 .bendinde yer alan "özel okul" ibaresinin dar anlamda değil "özel öğretim kurumu" anlamında anlaşılması gerekmekte olup, Özel Öğretim Kurumları Kanunu kapsamında bulunan okul, dershane, kurs vb. yerde geçen hizmet sürelerinin 2/3 ünün de hizmet süresine eklenerek maaşların bu süreye göre ödenmesi gerekmektedir. Özel kurs ve dershanelerde öğretmenlik ve/veya yöneticilik yapan kişiler Milli Eğitim Bakanlığı emrinde bir görev alırlarsa bu süreleri kazanılmış hak aylık derece ve kademelerinde değerlendirilmektedir. Bu değerlendirme işlemi 2000 yılına kadar 657 sayılı Kanunun "Tesis Edilen Sınıflar" başlıklı 36. maddesi "Ortak Hükümler" bölümü C fıkrası 5 .bendinde yer alan "özel okul" ibaresinden kaynaklı olarak özel kurs ve dershanelerde geçen süreler terfi işlemlerinde dikkate alınmamış ve bir mağduriyet yaşatılmıştır. Aynı durum şu anda sözleşmeli öğretmenler de de yaşanmaktadır. DANIŞTAY İDARİ DAVA DAİRELERİ GENEL KURULU "ÖZEL OKUL" İBARESİNİN DAR ANLAMDA DEĞİL "ÖZEL ÖĞRETİM KURUMU" ANLAMINDA ANLAŞILMASI GEREKTİĞİNE HÜKMETMİŞTİR Danıştay İdari Dava Daireleri Genel Kurulunun 20 Ekim 1995 tarih ve sayılı kararında; 657 sayılı Kanunun "Tesis Edilen Sınıflar" başlıklı 36. maddesi "Ortak Hükümler" bölümü C fıkrası 5 .bendinde yer alan "özel okul" ibaresinin dar anlamda değil "özel öğretim kurumu" anlamında anlaşılması gerektiği vurgulanarak Özel Öğretim Kurumları Kanunu kapsamında bulunan okul, dershane, kurs vb. yerde geçen hizmet sürelerinin ödenecek aylık derece ve kademelerinde değerlendirilmesi gerektiği belirtilmiş mağduriyeti ortadan kaldırmıştır. Hali hazırda 2000 yılından beri Özel Öğretim Kurumları Kanunu içerisinde sayılan özel kurs, özel dershane veya özel okullardaki hizmet süreleri Milli Eğitim Bakanlığı emrinde görev alan memurların kazanılmış hak aylık derece ve kademe terfilerinde sayılmaktadır. Ayrıca Danıştay 5. Dairesinin 29 Eylül 1993 tarih ve sayılı kararında; özel öğretim kurumlarında BAĞ-KUR'a tabi olarak geçen hizmet süresinin memurluğa atanma sırasında yapılan intibakta değerlendirilmesi gerektiğine hükmetmiştir. MİLLİ EĞİTİM BAKANLIĞI DA "ÖZEL OKUL" İBARESİNİN DAR ANLAMDA DEĞİL "ÖZEL ÖĞRETİM KURUMU" ANLAMINDA ANLAŞILMASI GEREKTİĞİNİ EMRETMİŞTİR Milli Eğitim Bakanlığı İnsan Kaynakları Genel Müdürlüğü "Eğitim Kurumları Müdür Başyardımcılığı ve Müdür Yardımcılığı yazılı sınavına gireceklerin dört yıllık hizmet süresinin hesabında, Özel okullarda öğretmenlik veya yöneticilik yaptıktan sonra Milli Eğitim Bakanlığı emrinde memuriyet kabul edenlerin özel okullarda geçen hizmet sürelerinin 2/3 ü sayılmaktadır. Burada yer alan "özel okul" ibaresinin dar anlamda değil "özel öğretim kurumu" anlamında anlaşılması gerekmekte olup, Özel Öğretim Kurumları Kanunu kapsamında bulunanokul, dershane, kurs vb. yerde geçen hizmet sürelerinin 2/3 ünün de değerlendirilmesinin uygun olacağı değerlendirilmektedir. " açıklamasında bulunarak Özel Öğretim Kurumları Kanunu kapsamında bulunan okul, dershane, kurs vb. yerde geçen hizmet sürelerinin 2/3 ünün de değerlendirilmesini istemiştir. Ayrıca; Milli Eğitim Bakanlığı İnsan Kaynakları Genel Müdürlüğünün 2011 tarih ve 01 sayılı "İntibak Bülteni" konulu yazıları ekinde "Mevzuat Bülteni" dizisi içinde yayımlanan "İntibak Bülteni"nin "D- Hizmet Değerlendirmesi" bölümü 8 maddesinde konu tüm haliyle aydınlatılmıştır. "8. 657 sayılı Kanunun değişik 36 ncı maddesi C fıkrasının 5 inci bendinin uygulanması; "Özel okullarda öğretmenlik veya yöneticilik yaptıktan sonra Milli Eğitim Bakanlığı emrinde memuriyet kabul edenlerin özel okullarda geçen hizmet sürelerinin 2/3 ünün her yılı bir kademe ilerlemesine ve her üç yılı bir derece yükselmesine esas olacak şekilde değerlendirilir." Bu bentte; "Özel okullarda öğretmenlik veya yöneticilik yaptıktan sonra Milli Eğitim Bakanlığı emrinde memuriyet kabul edenlerin özel okullarda geçen hizmet sürelerinin 2/3 ünün her yılı bir kademe ilerlemesine ve her üç yılı bir derece yükselmesine esas olacak şekilde değerlendirilir." denilmektedir. Bakanlığımız kadrolarında görev alanlar açısından en sık karşılaşılan hizmet değerlendirmesi işlemlerinden birisi de, bu fıkra gereği özel okul ve dershanelerde öğretmenlik veya yöneticilikte geçen sürelerin değerlendirilmesidir. Burada dikkat edilmesi gereken 2 önemli husus bulunmaktadır. Bunlardan birincisi öğretmenlik veya yöneticilik görevinin Özel Öğretim Kurumları Kanunu kapsamında geçmiş olması ikincisi ise; Milli Eğitim Bakanlığı emrinde görev kabul edilmiş olmasıdır. Ayrıca, özel okullar dışında kalan özel dershanelerde öğretmenlik ve yöneticilik yaptıktan sonra Bakanlığımız emrinde memuriyet kabul edenlerin bu şekilde geçen hizmetleri ödenecek aylık derece ve kademelerinde değerlendirilmemesi uyuşmazlık konusu olmuş ve idari yargı yoluna gidilmiştir. Gerek çeşitli İdare Mahkemeleri kararlarında ve gerekse Danıştay İdari Dava Daireleri Genel Kurulu'nun 20/10/1995 tarih ve sayılı Kararında 657 sayılı Kanunun değişik 36'ncı maddesi "Ortak Hükümler" bölümünün C fıkrasının 5 inci bendinde yer alan "özel okul" ibaresinin dar anlamda değil "özel öğretim kurumu" anlamında anlaşılması gerektiği vurgulanarak Özel Öğretim Kurumları Kanunu kapsamında bulunan okul, dershane, kurs vb. yerde geçen hizmet sürelerinin ödenecek aylık derece ve kademelerinde değerlendirilmesi gerektiği belirtilmiştir. Söz konusu kararın genelleştirilerek uygulanması hususunda, uygulamaya yönelik Valilikler ve Merkez Teşkilatı Birimlerine gönderilen 19/11/2001 tarih ve 114719 sayılı "Özel Öğretim Kurumlarında Geçen Hizmetlerin Değerlendirilmesi" konulu 2001/95 Nolu Genelge ile uygulamaya ilişkin geniş açıklama da yapılmıştır. Ayrıca, bu hüküm gereğince değerlendirilecek hizmet, daha önce incelediğimiz bentlerde öngörülenden farklı olarak 2/3 ü olup hiçbir şekilde 12 yılı geçmeyecektir. Bu değerlendirme neticesinde öğrenim durumuna göre yükselinebilecek derece aşılmayacaktır. " Bu açıklamadan görüleceği üzere 19/11/2001 tarih ve 114719 sayılı "Özel Öğretim Kurumlarında Geçen Hizmetlerin Değerlendirilmesi" konulu 2001/95 Nolu Genelge ile uygulamaya ilişkin geniş açıklama da yapılmıştır. Arşivimizde ve internete yaptığımız araştırmada 2001/95 Nolu genelgeyi bulamadık. 2001/95 Nolu genelge elinde olanlar varsa lütfen bizimle irtibata geçerek bize ulaştırsınlar. Milli Eğitim Bakanlığının konuyu açıklayıcı bir emri tüm il mili eğitim müdürlüklerine göndermesi gerekmektedir. Ahmet KANDEMİR Youtube'dan takip etmek için tıklayınız
Milli Eğitim Bakanlığı verilerine göre ; 2017-2018 eğitim öğretim yılında özel okullara devam eden öğrenci sayısı, geçen döneme göre yüzde 13'lük artışla 1 milyon 300 bine ulaştı. Özel okul sayısı 10 bini geçti . Özel okullarda görev yapan öğretmen sayısı ise 200 bini buldu. Özel okulların yaygınlaşmasını her yönden destekleyenler, özel okullarda görev yapan öğretmenlerin ekonomik ve sosyal hakları konusunda maalesef aynı duyarlılığı göstermiyorlar. KAZANILMIŞ HAK GERİ ALINIR MI ? Özel okul öğretmenleri , 5580 sayılı Özel Öğretim Kurumları Kanunu'na tabi olarak çalışmaktadır. Ancak özlük hakları ile ilgili 5580 sayılı Kanunda bir hüküm bulunmaması halinde 4857 sayılı İş Kanunu hükümleri uygulanır. Adı geçen kanunların bazı maddelerinde ise devlette çalışan öğretmenlerin tabi oldukları 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu ile bağlantı kurulur. Özel okul öğretmenlerine ilk büyük haksızlık 2014 yılında yapıldı. Bu tarihte 5580 sayılı Özel Öğretim Kurumları Kanunu'nun 9. maddesinin 2. fıkrası yürürlükten kaldırıldı. Yürürlükten kaldırılan madde metninde "Okullarda eğitim-öğretim hizmeti yapanlara, kıdemlerine göre emekliler hariç , dengi resmi okullarda ödenen aylık ile sosyal yardım kapsamındaki ek ödeme tutarlarından az ücret verilemez.’’ İfadesi yer almaktaydı. Yapılan bu düzenleme ile özel okullarda çalışan öğretmenler üzerindeki "devlet koruması" kaldırıldı. Bu değişiklik sonrası büyük bir hak kaybına uğrayan genç özel okul öğretmenlerinin büyük bir çoğunluğu asgari ücrete mahkum edildiler ve seslerini kimseye duyuramadılar. EĞİTİME HAZIRLIK ÖDENEĞİ REZALETİ..! Her eğitim öğretim döneminin başında öğretmenlere eğitime hazırlık ödeneği kırtasiye parası ödenmektedir. Bir çok özel okul, kanun hükümleri çok açık olmasına rağmen öğretmenlerine bu ödemeyi yapmamaktadır. Geçtiğimiz yıllarda yapılan şikayetler üzerine Milli Eğitim Bakanlığı ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı İş Müfettişleri tarafından yapılan soruşturmalar sonucunda özel okul öğretmenlerine bu ödemenin yapılması gerektiğine karar verildi ve ödeme yapmayan kurumlara uyarılar yapıldı,cezalar verildi. Milli Eğitim Bakanlığı Özel Öğretim Genel Müdürlüğü, tarih 10471473 sayılı genelge ile özel okul öğretmenlerine de eğitime hazırlık ödeneğinin ödenmesi gerektiğini resmen duyurdu. Tüm bu gelişmelere rağmen Eskişehir'deki özel okullar geçtiğimiz yıllarda " iki okul hariç" yine bu ödemeyi yapmadılar . BU DAVRANIŞI ÖĞRETMENLER HAKETMİYOR... Kanunların açık hükümlerine rağmen; hem eğitime hazırlık ödeneğini ödemeyip hem de yasal sorumluluktan kurtulmak isteyen bazı özel okulların, ödenek miktarını önce öğretmenlerin maaş hesabına yatırdığı ama bir süre sonra öğretmenlerden "elden " geri istediği iddia ediliyor. Bu duruma itiraz edenlerin ise iş sözleşmesi iptalinin gündeme getirildiği ifade ediliyor. Eskişehir, eğitimin niteliği ve kalitesi açısından Türkiye ortalamasının çok üzerinde özellikleri bulunan kaliteli özel okullara sahip bir kent. Özel okulların değerli kurucularının bu yıl öğretmenlerinin yasal hakkı olan ödemeleri yapmalarını bekliyorum. Özellikle öğretmenlerin onur ve gururlarını incitici "elden geri ödeme gibi " hesaplar içinde olmamalarını diliyorum. Sözü, bu konunun takipçisi olacağımızı belirterek bir soru ile bağlayalım; Bilindiği gibi Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk Özel Maya Okulları'nın kurucusu ve sahibidir. Acaba Sayın Selçuk geçtiğimiz yıllarda "Bakanlık emirleri gereği" kendi özel okullarında çalışan öğretmenlerine eğitime hazırlık ödeneği ödemesi yapmış mıdır , yapmamış mıdır ? Ne dersiniz... ?
CHP Milletvekili Dr. Ceyhun İrgil, özel okullarda görev yapan yönetici ve öğretmenlerin en az dengi resmi okullarda görev yapan yönetici ve öğretmenler kadar maaş almalarına ilişkin kanun teklifi verdi. emel amacı kamunun üzerindeki eğitimin yükünün hafifletilmesi olan kurumların, çalıştırdığı yönetici ve öğretmenlerin özlük haklarına ilişkin Özel Eğitim Kurumları Kanununda eksiklik olduğunu belirten CHP’li İrgil, yaptığı açıklamada şunları söyledi 24 KASIM’DA ÜÇ MÜJDE BEKLİYORUZ “Öncelikle 24 Kasım’da biz MEB’den üç müjde bekliyoruz. Bir; en az 60 bin, şubatla birlikte toplamda 100 bin öğretmen ataması. İki; engelli öğretmen ataması. Üç; maaşlarda adalet! Şu anda adaletsiz bir durum var; özel öğretim kurumlarında bir hak mağduriyeti var. 2014’te aylık ve sosyal yardım ek ödemelerine ilişkin düzenleme kaldırılınca bazı özel okullardaki yönetici ve öğretmenler dengi resmi okullarda ödenen aylık ve sosyal yardım kapsamındaki ek ödeme tutarlarından daha azına tabii oldu. Bu durum sosyal devlet anlayışıyla örtüşmüyor.” BAZI OKULLARDA ASGARİ ÜCRET BİLE VERİLMİYOR İlgili ödemelerin okul inisiyatifine bırakılmasıyla bazı okullarda eğitim camiasının en önemli ayağı olan öğretmenlerin yaşam şartlarında sıkıntılar oluştuğunu belirten İrgil, bu durumun düzeltilmesi gerektiğini söyledi. İrgil şöyle devam etti “Öğretmenin çaresizliği ve yüksek işsizlik oranı fırsatçılığı ile bazı özel okulların devlette çalışan öğretmenlerin aldıkları ücretlerin çok altında ücretler ödediği hatta bazı okulların asgari ücret bile vermedikleri biliniyor. Bu kabul edilemez.” Kanun teklifiyle 5580 Sayılı Özel Öğretim Kurumları Kanunu’nda; “Okullarda yöneticilik ve eğitim-öğretim hizmeti yapanlara, kıdemlerine göre emekliler hariç dengi resmi okullarda ödenen aylık ve sosyal yardım kapsamındaki ek ödeme tutarlarından az ücret verilemez” düzenlemesinin getirilmesi isteniyor.
Aysel AlpOluşturulma Tarihi Eylül 11, 2012 1747Yeni eğitim öğretim döneminde Sosyal Güvenlik Kurumu’ndan SGK kritik adım. SGK; kayıt dışılıkla mücadele için özel okulları mercek altına alıyor. Yaklaşık 3 bin 700 özel okulda çalışan 59 bin öğretmenin maaşını masaya yatıracak olan kurum, brüt maaşı 2 bin 200 ile 2 bin 800 lira arasında olmayan öğretmenler için okullara, ceza kesmeye edinilen bilgiye göre kayıt dışı istihdamla mücadelede planı çerçevesinde maaşları düşük gösterilerek, düşük prim yatırılan özel okul öğretmenlerinin mağduriyeti son bulacak. Kurum, yeni dönemde özel okul öğretmenlerinin özlük haklarını’, devletteki meslektaşları ile paralel hale getirecek. EN AZ 2200-2800 LİRAYeni dönemde okul öncesi eğitim, ilköğretim, özel eğitim ve ortaöğretim özel okullarında çalışan öğretmen ve yöneticilerin maaşları, kıdemlerine göre 2 bin 200 ile 2 bin 800 liranın altında olamayacak. SGK, 5580 Sayılı Özel Öğretim Kurumları Kanunu’na dayanarak bu adımı atacak. Söz konusu kanunun 9. Maddesine göre yapılacak denetimler için Milli Eğitim Bakanlığı’ndan öğretmen maaşlarını’ isteyen SGK, 2 bin 200 ile 2 bin 800 aralığını bu bildirim doğrultusunda belirledi. YANLIŞ BİLDİREN YANACAK!SGK, önce özel okullara öğretmen maaşlarını bu rakamın altında bildirmeyin’ uyarısı yapacak. Bu bildirime uyan okullar için, herhangi bir ihbar-şikayet olmaz ise, denetim’ yapılmayacak. Bu uyarıyı dikkate almayanlar ise denetime tabi tutulacak. 10 yıl geriye kadar gidebilecek bu denetim sonucunda sigorta prim bildirimleri’ bu rakamın altında olan öğretmenler için o okuldan, eksik primlerin aylık yüzde 2 prim faiziyle birlikte SGK’ye yatırılması istenecek. 5 YILA 113 BİN LİRA CEZA!Ayrıca eksik prim yatırılan her ay için asgari ücretin iki katına kadar ceza’ kesilebilecek. Örneğin bir matematik öğretmeninin maaşı 5 yıl boyunca asgari ücretten gösterilmişse; priminin öncelikle devlette çalışan 5 yıllık matematik öğretmeninin maaşına yükseltilmesi istenecek. Geçmişe dönük 5 yıllık prim farkı, aylık yüzde 2 faiziyle birlikte SGK’ye yatırılacak. Her bir ay için uygulanacak 2 asgari ücret tutarı olan bin 880 lira, 60 ayla çarpılarak; 112 bin 800 lira da ceza’ kesilecek. ÖNCE MESLEK KODLARISGK’dan bir yetkili, 5 bin 400 mesleğe ilişkin meslek kodları’ hazırlandığını belirterek, bundan sonra sigortalılık bildirimlerinin bu kodlara göre yapılması için yasal düzenleme hazırlandığını açıkladı. Taslağın yasalaşmasından sonra tüm iş yerlerinin, sigorta bildirimlerini SGK’ya meslek kodlarına göre yapacağını ifade eden yetkili, “Böylece o işyerinde hangi meslekte kaç kişinin çalıştığını görebileceğiz. Örneğin bir okulda kaç öğretmen, kaç temizlik görevlisi, sekreter olduğunu görerek, bildirimin gerçek ücretler üzerinden olup olmadığını anlayabileceğiz” dedi. Aynı yetkili, 5580 sayılı Özel Öğretim Kurumları Kanunu’nun çok açık olduğunu belirterek, özel okullarda yöneticilik ve eğitim-öğretim hizmeti yapanlara ödenen aylık ile sosyal yardım kapsamındaki ek ödeme tutarlarının resmi okullardan az olamayacağının hüküm altında olduğunu vurguladı. 1 YILDAN AZ SÖZLEŞME OLAMAZİŞTE O MADDE5580 Sayılı Kanun- Madde 9“Kurumlarda çalışan yönetici, öğretmen, uzman öğretici ve usta öğreticiler ile kurucu veya kurucu temsilcisi arasında yapılacak iş sözleşmesi, en az bir takvim yılı süreli olmak üzere yönetmelikle belirtilen esaslara göre yazılı olarak yapılır. Mazeretleri nedeniyle kurumdan ayrılan öğretmen ve öğreticilerin yerine alınacak olanlar ile devredilen kurumların yönetici, öğretmen ve öğreticileri ile bir yıldan daha az bir süre için de iş sözleşmesi yapılabilir. Okullarda yöneticilik ve eğitim-öğretim hizmeti yapanlara, kıdemlerine göre emekliler hariç dengi resmî okullarda ödenen aylık ile sosyal yardım kapsamındaki ek ödeme tutarlarından az ücret verilemez. Sosyal yardım kapsamındaki ek ödemeler, bütçe kanunlarıyla resmî okul öğretmen ve personeline sağlanan haklara denk olarak okul öğretmenlerine ve personeline de ödenir. Sosyal yardım kapsamındaki ek ödemelerden gelir vergisi kesilmez. Kurumlardaki ek ders ücreti miktarı, resmî okullar için tespit edilen miktardan az olamaz. Ancak, 8 inci madde uyarınca resmî okul ve kurumlardan ücretli olarak görevlendirilenlere verilecek ek ders ücreti miktarı, resmî okullar için tespit edilen ek ders ücretinin iki katını geçemez . Kurumlarda görev yapan yönetici, öğretmen, uzman öğretici ve usta öğreticiler, bu Kanun hükümleri saklı kalmak üzere; a Sosyal güvenlik ve özlük hakları yönünden; 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu ile 4857 sayılı İş Kanunu, b Yetki, sorumluluk, ödül ve cezalar ile bunların uygulanması bakımından; 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu, 1702 sayılı İlk ve Orta Tedrisat Muallimlerinin Terfi ve Tecziyeleri Hakkında Kanun, 4357 sayılı Hususi İdarelerden Maaş Alan İlkokul Öğretmenlerinin Kadrolarına Terfi, Taltif ve Cezalandırılmalarına ve Bu Öğretmenler İçin Teşkil Edilecek Sağlık ve İçtimaî Yardım Sandığı ile Yapı Sandığına ve Öğretmenlerin Alacaklarına Dair Kanun ile 4483 sayılı Memurlar ve Diğer Kamu Görevlilerinin Yargılanması Hakkında Kanun, hükümlerine tâbidir. ayalp
özel okullarda öğretmen maaşları 2016